20.7.14

Kitap Yorumu: Adım Adım Mutluluk || Jennifer Probst (Marriage to a Billionaire #3)





Carina Conte, üniversite eğitimini İtalya'da tamamladıktan sonra evine döner. Döner dönmez abisi Michael'ın kurduğu işte çalışmaya başlar. Bir diğer çalışan da abisinin en iyi arkadaşı ve Carine'nin yıllardır âşık olduğu Max'tir. 

Bir gün Max ve Carina, iş toplantısı yapmak amacıyla Vegas'a giderler. Vegas'ın büyülü ortamı ve aralarındaki çekim bir araya gelince, bu duruma daha fazla karşı koyamayarak tek gecelik bir ilişki yaşarlar. Tam o esnada Carina'nın annesi, Carina ve Max'i yakalar; aile geleneklerine son derece bağlı olan kadının o günden sonraki tek amacı, kızıyla Max'i evlendirmek olacaktır. 

Carina ve Max için zorlu günler başlamıştır.

İşin aslı uzun zamandır yorum yazamıyorum. Okuldan sonra araya kısa bir tatil girdi ve şimdide stajım. Tatildeyken birkaç kitap okudum ama beni en çok etkileyen Nemesis Kitap’tan çıkan Mary E. Pearson’un Hayata Uyanmak kitabı oldu. Bu kadar beğeneceğimi düşünmemiştim. Ona da en kısa zamanda yorum yazacağım inşallah. Üzerimden şu ağırlığı kaldırabilirsem tabii ki. 

Neyse Adım Adım Mutluluk, yine Nemesis’ten çıkan bir kitap. Serinin üçüncüsü ve sanırım bu kitabı diğerlerinden biraz daha çok sevdim. Carina’nın kozasından çıkıp, güçlenmesi hoşuma gitti. İkinci kitapta onun Max’e olan platonik aşkını öğrenmiştik. Ve bu kitapta ikilimiz tutkuları ile yakıyor bizi. 

Zaman durdu. Saatler, dakikalar, saniyeler acımasızca geçti. Göz bağı gevşedi, Carina gözlerini kırpıştırdı. Max’in yüzünü gördü. Kalın kaşları. Elmacık kemikleri. Sert çenesi ve seksi dudakları. Max gülümsedi. “Çikolatayı sevdin mi?” 

Carina bir kahkaha attı. “Pisliğin tekisin, değil mi? Christian Grey bile senin yanında hiç kalır.” 

Max de gülmeye başladı. “Adım benzeyebilir ama asla ‘Görüşürüz bebek’ demem ben.” 

Her şey Carina’nın okulunu bitirip İtalya’dan Amerika’ya abisinin yanına şirkette işe başlaması ile başlıyor. Michael’e göre kardeşini eğitecek insan Max’tir. Zaten kardeş gibi büyümüş ve şirketi birlikte bugünlere getirmişlerdir. Ee ona güvenmeyecekte bana mı güvenecek :) Tabii Max önce buna karşı çıkar. Çünkü Carina’nın ona tutulduğunu biliyordur ve onun kalbini kırmak istemiyordur. Ama öyle her şeyi istemekle olmuyor. Carina’da ne kadar karşı çıksa da bir güzel çalışmaya başlıyorlar. Her yakınlaşmaları elektriklerin cazırdamasına, ortalığı şehvete bulanmasına sebep oluyor. Carina her ne kadar “ben Max’i sevmiyorum, onu unuttum” dese de işler onun da istediği gibi olmuyor. Yeri geliyor Max tarafından fena bir şekilde kıskanılıyor. Hatta öyle ki Carina’ya müdahale bile ediyor beyefendi. Sonuç olarak iş en son Vegas’a iş gezine gittiklerinde kopuyor ve birlikte oluyorlar. Ama o kadar şanssızlar ki Carina’nın annesi çiftimizi güzel bir şekilde basıyor. Tabii sonrası evlere şenlik; hemen evlilik merasimine geçiş, Carina’nın evlenmek istememesi ve bunu hep Max’in burnundan getirmesi izliyor. Oralarda birazcık kızdım çünkü sonuçta Max’inde suçu yok ki. Kitabın sonları biraz çetrefilli ama tabii ki sevgileri ve aşkları ile mutlu sonlarına ulaşıyorlar. 

Kitapta en çok sevdiğim şey diğer karakterlerimizi görmek oldu. Maggie ikizlerine hamileydi. Kitabın sonundaki doğum sahnesi çok hoşunuza gidecek eminim :) Ve Nick’in sevgi dolu olması beni benden aldı. Seviyorum ya çiftlerimizi. Hepsi benim çocuklarım gibi hissediyorum. Conte anne bir ben ikinci anneyim :P 

Ha bu arada serinin son kitabını da çok merak ediyorum. Özellikle Sawyer Wells nasıl kök söktürecek bizim Julietta’ya merak ediyorum. Ayrıca Carina’nın Sawyer’ı tasvir etmesi de harikaydı. True Blood’daki Eric’e benzediğine dair rivayetler ulaştı kulağıma ihihihi çok heyecanlandım :) 


Melis A. 

Orijinal Adı: The Marriage Mistake
Yazarı: Jennifer Probst
Yayınevi: Nemesis Kitap

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder