21.7.14

Kitap Yorumu: Asla Bir İskoçyalı Sevme || Maya Banks (McCabe Trilogy #3)



Rionna, her an yıkılacak kadar güçsüzdü ve Caelen’in yatağına kadar zor yürümüştü. Yatağın kenarına oturdu ve yüzüne baktı. Huzurlu görünüyordu. Alnında hiçbir çizgi yoktu. O kadar hareketsiz yatıyordu ki bu, Rioanna’yı korkutmuştu. Duyduğu öfke onu tüketti ve ona daha yakın olabilmek ve kesinlikle duymasını sağlamak için yüzüne yaklaştı. Onu duyacağını hissediyordu. 

“Beni iyi dinle,” dedi bağırarak. “Beni bırakıp ölmeyeceksin. Zavallı hayatını kurtarmak için yaptığım onca şeyden sonra değil. Minnettarlığını böyle mi gösteriyorsun? Beni bırakıp, ölerek mi? Bu affedemeyeceğim bir şey, evet tam olarak öyle.” 

Yüzünü ellerinin arasına aldı ve biraz daha eğildi. 

“Savaşacaksın, lanet olası. Bu kadar kolay pes etmeyeceksin, Tanrı henüz seni yanına almayacak çünkü seninle işim bitmedi. Uyanacaksın ve uzun zamandır beklediğim sözleri söyleyeceksin. Savaş meydanında ikimizde yerde ölümle burun burunayken söylediklerin sayılmaz. Bana söyleyeceksin ve içten söyleyeceksin yoksa seni asla huzur bulamayacağın kutsanmamış toprağa gömeceğim ve sonsuza dek benimle bu kalede yaşamak zorunda kalacaksın.” 

Büyük bir sürprizle Caelen gözlerini açtı ve hafifçe tebessüm etti. Rioanna o güzel yeşil gözlerde sevgi pırıltıları gördü. 

“Seni seviyorum.”
Ve bir seriyi daha tamamlamanın verdiği huzurla yazıyorum bu postu. Maya Banks’ı seven biri olarak bu serisini de beğendim. Ama ikinci kitabın tadı hala damağımda. Alaric McCabe benim için hep diğer kardeşlerden bir üst seviyede olacak. ♥♥♥

İkinci kitaptan biliyorsunuz Alaric kalbinin sesini dinlemiş ve Keeley ile evlenmişti. İki klanın birleşmesi için Alaric’in aslında Rioanna ile evlenmesi gerekiyordu ama Eros okunu Keeley’e fırlatmıştı ve zavallı Rioanna evlenmekten kurtulmuştu. Ah pardon kurtulmuştu mu dedim? Tabii ki kurtulamadı. Son kardeş olan buzlar kralı, sert, kadınlara güvenmeyen –bunun bir sebebi var tabii – Caelen, klanı için Rioanna ile evlenmeye razı oluyor. Aslında razı demek yanlış olur. Beyefendi evlenmek istiyor ama biz bunu bilmiyoruz, en azından Caelen kendini öyle kandırıyor, aptal İskoçlu :) Rioanna ise zavallım o da kendi klanını babasının pis ellerinden kurtarmak istiyor ve evliliği kabul ediyor. 


Çiftimiz sözde kendilerini klanları için öne atıyorlar. Amaç Duncan Cameron’u ortadan kaldırmak. İskoçya’yı bir pislikten temizlemek. Tabii öyle kolay olmuyor işler. Yeni klanında Caelen zorlanıyor, adamlar onu Lord’ları olarak kabul etmiyorlar. Birazcık zorlanması ve Rioanna’nın ona kök söktürmesi ile kitap bir güzel ilerliyor. Banks aralara aksiyonda katmış. Okurken biraz heyecanlanabiliyorsunuz yada kızabiliyorsunuz. 

Rioanna’yı çok sevdiğimi söylemem gerek. Kesinlikle inatçının önde gideniydi. Kendinden taviz vermeden Caelen’i yola getirmesini izlemek çok hoştu. Ve Caelen’in sinirli bir boğaya benzediğini de söyleyeyim. Hep kafasından dumanlar çıka çıka dolandı durdu. Ve ikilimizin arasındaki muhteşem şekilde gelişen, ortamları cayır cayır yakan tutkuları –ki Caelen kesinlikle yandı :P - birbirlerinden kopamamaları, aşık oluşlarını fark etmeleri, ailelerine karşı bağlılıkları, sevgileri okumak hoşuma gitti. 

“Caelen , lütfen! Merhamet et.” 

Caelen kafasını kaldırdı, gözleri kalbinde dans eden alevleri yansıtıyordu. 
“Merhamet? Küçük hanım, benim merhametle işim olmaz. Ayrıca, bunu istemezsin. Ama daha fazlası için yalvaracaksın. Evet, yalvaracaksın.” 

Göğüsleri arasındaki boşluğu öptü ve mırıldandı. “Çok güzelsin, Rioanna. Tanrı’nın sana verdiğini asla saklama. Sen bir lütufsun.” 

Son kitap olarak her şey iyiydi, yerindeydi, tadı tuzu tamdı. Duncan Cameron’a ise ne olduğu tahmin ettiğinizi düşünüyorum :)


 Melis A. 

Orijinal Adı: Never Love a Highlander
Yazarı: Maya Banks
Yayınevi: Koridor Yayıncılık

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder